10 Ağustos 2018 Cuma

Soundtrack ve Korku Filmleri

dead silence tumblr ile ilgili görsel sonucu
DEAD SİLENCE(ÖLÜM SESSİZLİĞİ)
Listemizin başında Dead Silence isimli 2007 yapımı olan Amerikan filmi. Yapımcıları arasında James Wan ve Leigh Whannell varmış. James Wan'ı Ruhlar Bölgesi yapımlarıyla fazlasıyla tanımıştık. Ayrıca en efsanevi filmlerinden biride Saw olmalıdır. Soundtrackler konusunda başarılı işlere imza atmış olunacak ki Dead Silence'ın soundtrack'i gerçekten çok iyi. Bu post toplist amaçlı yapıldığından en iyi soundtrackleri paylaşma amacıyla bu postu başlatmış bulunuyorum. Ozaman listemize Dead Silence ile başlamış bulunuyoruz. Soundtrack aşağıda.


Soundtack harika , dinlemeniz tavsiye edilir.

Saw tumblr ile ilgili görsel sonucu
JİGSAW BEBEĞİ

Listemizin ikincisi ve James Wan ürünü olan Saw ile devam ediyoruz. Testere gerçekten hem konu itibari ile hemde efektleri açısından olağanüstü bir film. Slasher filmi tarzında değil. Daha çok gore'ye ağırlık verilmiş. Zaten günümüzde testere filmini izlememiş bir kişi dahi kalmamıştır. 2004 yılında hayatımıza girdi ve en son filmi Jigsaw Efsanesi ile yeniden göz doldurdu. Ben sinemada izleme şansı bulamadım ancak evde küçük ekrandan izlememe rağmen bile beni gerçekten gerdi. Zaten testere filmlerindeki en efsanevi taraf şaşırtıcı taraflara sahip olmasıdır. Yani filmin sonuna kadar bönbön merakla ekrana bakarsınız ve sonucen çatt garip bir son görürsünüz. Bu garip son okadar gariptir ki , şaşırmanız bir yana "lan ne oldu şimdi" demeniz muhtemeldir. Zaten bu tarz yapımları çok seven biri olduğumdan tüm filmlerini keyifle izlemişimdir. Olaya soundtrack açısından bakarsak testere'nin fazlasıyla kültleşmiş ve bir kalıp haline gelmiş akıllara kazınan tek soundtrack'ı vardır. Tabi film içerisinde kullanan başka soundtrackler illaki vardır ancak en iyisi ve en çok bilinenide budur. Dinleyelim şenlenelim...




resident evil movie tumblr ile ilgili görsel sonucu
RESİDENT EVİL

Evet listeme eklemezsem olmaz bir filmdi. Resident Evil ve efsaneleşen film serileri. Alice herzaman  göz doldurmuştur. Milla hanım herzaman filmin favorisi olmuştur. Soundtrack'leri kalite bir film olduğundan listeme eklemek konusunda hiç tereddüt etmedim.. Zaten Marilyn Manson beyefendiden kalitesiz bir altyapı müziği beklenemezdi. Efsaneleşen soundtrack'imizi de buraya iliştiriyorum.


Soundtrack demişken sizlerinde favorileri olan soundtrackler var ise yorum kısmından beni bilgilendirirseniz sevinirim. Hani öyle bilmediğim bir soundtrack varsa ve hoşuma gidecekse dinlemekten keyif alırım.. 

Yazıyı burada sonlandırıyorum. Aklıma geldikçe güncellerim.


9 Ağustos 2018 Perşembe

Olası bir Zombi salgınında Türkiye'de durum ne olur?

zombie tumblr ile ilgili görsel sonucu

Evet biliyorum saçma bulanınız olacak bu post'u. Ama blogta farklılık olması amacıyla böyle değişik bir post atayım dedim. Türkiye bazlı düşünürsek iyi olur. Olaylarla ulusal bakılırsa durum karmaşıklaşır. Bizim türk milleti çok eğlenceli olduğundan olası zombi salgınını Türkiye açısından yorumlamak istedim... Ozaman olası salgında yaşanabilecek ihtimalleri tek tek sıralayayım.

İlk olarak kesinlikle kavgalar bol bol görülür. Çünkü herkesin kaçmak için bir noktaya ihtiyacı olacaktır. Kaçılacak tek nokta her ne kadar evlerimiz olsada salgın anında evlerinde olmayanlar , daha önce evlerine yetişebilmek ve durumdan paçayı kurtarabilmek adına eminim birbirleriyle kavga halinde olacaklardır. Çocuklar ve yaşlılar tüm olayların arasında kalacak ve etrafı büyük bir panik havası saracaktır. Tüm olanlardan tek avantajlı kısım evlerinde olan olacaktır. 

Daha sonra salgının ilerleyen dönemlerinde yaşanan kayıplar haricinde saklandıkları delikten çıkmak zorunda kalacağızdır. Açlık ve kıtlık büyük ihtimalle sorun haline gelecektir. Çoğu kişi yeni erzak bulmak amacıyla evlerinden çıkmak zorunda kalacak ve bilinçsiz avlandıkları için çoğu virüs kapacak ve yeni zombi nüfusu artışına sebep olacaklardır. Tüm bunlar bir yana fazlasıyla yağmalanan dükkanlarda ürün bulmak çok zor olacaktır ve insanlar açlık sıkıntısıyla da karşı karşıya kalacaktır.. 

Tabi türk milleti'nin kıvrak zekası her türlü soruna çözüm üretebilecek kadar sağlam olduğundan insanlar bir süreden sonra marketlere gitmek yerine ölmüş kişilerin evini yada terkedilmiş evleri yağmalayacaktır. Yani mantıken bakıldığında bende aynını yapardım. 

Zombilere karşı kendimizi korumak için ne yapardık? Silah dükkanlarını mı yağmalardık? Evdeki malzemelerden silahmı üretirdik? Yada samuraycılık mı oynardık? Bilinmeyene doğru bir... Çoğu insan evlerindeki eşyaları kullanırdı diye düşünüyorum ben nedense. Türktür üşengeçtir.. Tembeldir ama yeni fikirler üretmek konusunda çoğu ülkeye fark atabilir. Türkiyede bir zombi salgını olsa insanların yarımından çoğu , tıpkı bir Dead Rising edasıyla etrafta dolaşırdı ve büyük ihtimalle süper ütopik otomobiller , silahlar üretirdi. Misal benim aklımda her duruma karşı önlem amaçlı süper ütopik silah dökümanları vardır. Bunları saçma bir amaç olduğunu bilsemde gözüm gibi zihnimin en önemli kısımlarında saklar ve gizli tutarım. Şimdi buraya dökerdim ama içinizden bazıları "kafamısın sen" vs der diye söylemek istemiyorum. Ama inanın bana yani illaki zombi salgını durumunda kullanmak zorunda değilsiniz bu icatları. Her anda kullanabilir. Savannah hayatı yaşıyoruz biz türkiyede. Hele birde Esenyurt'daysanız buradaki havayı solumanın zombi salgınıyla eşdeğer bir acı hissettirdiğini az çok bilirsiniz. Esenyurt'da zombi salgını olsa evimin 1 km ötesindeki hastahane kesinlikle kan revan gölüne dönerdi. Bu hastahane'ye okadar insan geliyor ki bir günde. Görseniz inanırsınız ama inanmak istemez bir tarafınız..(yazıma bir dakikalık düşünce molası verdim bu esnada)

Zombi salgını demişken serisinin en iyisi Day Of The Dead filmini izlemenizi şiddetle tavsiye ederim. Süper bir filmdir. Ayrıca Zombieland izleyip hem gülüp hemde korkabilirsiniz(makyajlardan tabi...) Yok ben dizi severim bağımlı olmaya yatkınım diyorsanız TWD'yi izleyin. TWD'yi bilmiyorum demeyin sakın. The Walking Dead bilinmezmi yahu! Tabi ben izlemeyi bırakalı çok oldu da ,ilk sezonlar çok iyiydi sonradan olayların içine Negan girince kabak tadı vermeye başladı , inanılmaz bir kayıp söz konusu oldu ve Rick'lerin kaybetmesini dostların masadan birer birer eksilmesini kaldıramadım. Bu yüzden izlemiyorum. Ama türkler bir zombi dizisi çekse izlerim. Ama dizi işte gerçek değil , hayal ürünü. Hadi bi zombi salgını çıksında şu sıkılmış ruhumuzu biraz çoşturalım dimi ya! 

Bekliyorum sabırla belki bugün belki yarın belkide  hiç. Ama bakın belki diyorum. Herzaman az da olsa bir ihtimal vardır. Zombiler burayada uğrar belki. 
Bu konuyla ilgili de gerçek bir bilgiye sahibim. Deli dana virüsünün gerçek olduğunu bilmeyeniniz yoktur sanırım. Eğer bu virüs insanlara bulaşırsa nasıl bir etki yaratacağını tam anlamıyla tahmin edemiyorum. Hatta labaratuvar ortamlarında salgın yaratabilecek gizli virüslerinde saklandığı kanısındayım. Yalnızca zamanını ve yerini bekliyorlar. Siz dünyadaki her salgının ve her hastalığın durup dururken mi ortaya çıktığını düşünüyorsunuz? Hayat bir oyun gibi. Belki eskiden böyle değildi ama artık böyle. O yüzden kendinizi korumaya almak için hiç geç değil. Öncelikli olarak zihnimizi koruma altına alalım. Sağlıklı beslenelim hasta olmamaya dikkat edelim, YA sonra ben hasta olursam bu hastahaneye mecbur kalırım , zombi virüsü kaparım herkese bulaştırırım. Virüs Esenyurt'dan başlar , tüm dünyaya yayılır.. Dikkat edin , sinirlenmiyim.

Dosya:The Rake Gerçek olabilir mi?

the rake ile ilgili görsel sonucu

Tamam anlaştık , kabul ediyorum. Gece gece The Rake görüntüsü görmeye hazır değilim. Ürkünçsün sevgili Rake! Fazlasıyla. Eğer hürafe'den ibaretsen bile fazlasıyla iyi tasarlanmışsın psikoloji bozabilecek derecede ürkünçsün. Pekala başlayalım. Sevgili The Rake'imiz Amerika Birleşik Devletlerinin efsanevi paranormal varlığı. Amerikanlar bu hayvan insan karışımı canlıdan fazlasıyla ürküyor olmalılar. Tabi benim şahsi fikrim bu bir insan ancak fazlasıyla evrimleşmiş denilebilir. Belkide çevreden bir yerden radyasyon almıştır ve vücudu mutasyona uğramıştır. Tabi The Rake'in farklı farklı tasvirleri var , hangi video fake hangi video gerçek ayırt etmek inanılmaz zor. The Rake'in çıkış noktası neresidir bilinmez ancak kanımca aptal ergenlerin hayal ürünüdür. Yani ne bileyim insanın inanası gelmiyor. Kendisini detaylı araştırmaya karar kıldım. Bir kaç kaynaktan aldığım bilgileri burada sizlerle paylaşacağım. Tabi kendi özyorumlarımı katmazsam bu post'un anlamı olmayacaktır. The Rake insan görünümlü(fazlasıyla) ormanda karşılaşılmış amatör kameraya yakalanmış bir canlıdır , bu konuda hemfikiriz. Uzun kolları ve yere eğik bedeni yüzündeki korku/gerilim ifadesi.. Kameraya çeken kişi onu bir anlıkta olsa yakalamayı başarabilmiş,çünkü kendisi oldukça hızlı ve temkinli hareket eden bir canlı. Kamera'nın ne olduğunu biliyormudur bilemeyiz tabi.. Kameraya doğru ağzı açık bir poz vermiş inanılmaz fotojenik ve cool görünüyor. Bir bakıma bu arkadaş korkutma amaçlı yapıldıysa yani hayal ürünüyse bile gerçekten amacına ulaştı , yani ben çok korktum , zaten yazıları gece yazmaya özen gösteriyorum. Hem irkiliyorum hem irkitiyorum. The Rake dosyasına bulduğum başka enteresan bilgilerle devam edelim. Kendisine ait fazla fotoğraf bulamıyorum malesef..

Kendisi New York'un kırsal kesimlerinde görülmüş. 2003 yazı imiş.  Sevgili Rake'e dair pek fazla belge bulamadım. Zaten kendisi Creepypasta'dan çıkmış gibi görünüyor , yani inşallah ordan çıkmıştır ve yoktur. Düşünsenize gecenin bir vakti dışarıda bu arkadaşla karşılaştığınızı , aman yarabbim... Türkiyede görüldüğüne dair bir kaç dedikodu duydum ancak görülseydi kesin bizim halk görüldüğü noktaya gider çekirdek felan çitler onu yakalamak için orda beklerdi. Mezarlıkta ağlayan kız olayını bilmeyeniniz yoktur herhalde. Adamlar sırf kızı görebilmek için saatlerce orada kalıyorlardı. Hatta mezarlığın önünde çekirdek satıp para kazanan bile vardı. Bizim türk insanı garip arkadaş. Rake gelse eminim onunlada iletişim kurmaya çalışırız. Elin amerikalısı kaçar , tape yapar videoya çeker , ahenkli korkulu müzikler koyup video editler. Bizse alırız çekirdeğimizi bekleriz , ne göreceğimizi de bilmeyiz ama bekleriz işte. Meraklı bir milletiz topluca. Ama cesaretliyiz de üstümüze gelsin üstüne gideriz o dereceyiz yani. Bu arkadaşla ilgili belge bulamadığımdan dolayı araya farklı şeyler sıkıştırdım çok özür dilerim. Sizinde bildiğiniz bilgiler var ise yorum iliştirirseniz memnun kalırım. Çünkü ben araştırmaktan biraz çekindim. Gerçek diye mi yoksa korkunç diye mi bilmiyorum. Rake bizden uzak olsun , yazımda son bulsun. 



8 Ağustos 2018 Çarşamba

İki Katil:Tarafını Seç

freddy krueger tumblr ile ilgili görsel sonucu
Sevgili Kruegercığımız :)

Listemizde toplam iki katilimiz var. İkiside birbirinden beter ikiside birbirinden ürkünç. Bilindik filmleriyle akıllarımıza kazıdığımız seri katiller. Slasher havalarıyla hassas midelilere eziyet çektirmişlerdir. Listemizin birincisi Freddy Krueger. Kurbanlarını çeşitli işkencelerle öldürmeyi tercih eder. Yeri gelir asar yeri gelir keser , yeri gelir kovalar kovalar birşey yapmaz psikolojik baskı yapar. Öyle böyle bir katil değildir hani. Genelde kurbanlarına akıl oyunu yapmayı tercih eder ,oldukça kurnaz bir katildir diyebiliriz.Hatta bir filminde kızın birini yemek yemekten patlayarak ölmesine sebebiyet vermiştir.Korku filmi fanatikleri camiasında iki buzul vardır.Bu iki buzul aslında bana göre çok önemli iki buzuldur. Taraflar ayrıdır. Katiller farklıdır , katillerin öldürme biçimleri , eziyet etmeleri vesayre gerçekten apayrı bir konudur. Tabi biz insanlar olarak baştan beridir tercihlerimizi ve favorilerimizi seçmişizdir. Benim tercihim herzamanki gibi Jason Voorhes oluyor. Listemizin ikinci azılı slasher katili Jason. Çeşitli filmlerde karşımıza çıktı ve çok farklı şekillerde tasvir edildi.Onu oynayan oyuncular çok fazla değişti. Durum Freddy Krueger'a gelince o fazla değişmedi. Sadece son filminde değiştirildi diye biliyorum. Tabi Freddy'nin en iyi oyuncusu fotoğraftaki ismini bir türlü hatırlayamadığım oyuncudur. Çünkü ben gerçekten bir role bir kişi sahipse hep o kişi yapmalı düşüncesindeyim. Jason Voorhes'i oynayan kişilerin çetelesi epey geniş. Freddy'de durum böyle değil tabi.. Ama tabi kutuplar ayrı. Hatta iki düşman da sayılır Freddy ile Jason. Freddy vs Jason filmini unutmuyorum. Sonunda yenilen kim olmuştu onuda bilmiyorum. Ama tek bildiğim iki katilinde ölümsüz olduğu. Jason tekrar tekrar diriliyor , Freddy'lede rüyalarda buluşuyor kurbanlar. Bu konumda baktığımızda her iki katilde hemen hemen aynı güçteler. Ama tercihim Jason , herzaman. Nedense bana daha cool geliyor. O korkunç pala'sı ve cüssesiyle gerçekten ürkütücü bir katil.. Pala demişken nedense Pala'ya karşı anlamsız bir ilgi beslemekteyim. Bunun sebebinide silahın estetikliğine bağlıyorum. Ay aman silahın diyorum.. Bıçağın. Bıçak koleksiyonu yapmak isterdim gerçekten. Tabi birilerine zarar verip öldürmek için değil canım , koleksiyon amaçlı.. Eheh ehe..


jason voorhees tumblr ile ilgili görsel sonucu
Yüzünü görmek istemediğimiz sevgili katilimiz Jason bey. Jason'un yüzü nedense Freddy'den daha korkutucu. Jason zihinsel anlamda biraz eksik bir kişilik biliyorsunuzdur. Freddy öyle değil tabi , fazlasıyla zeki. Hatta olması gerekenden daha zeki bir katil. Ama ben "işi bitir , git" kafasındaki katilleri sevdiğimden Jason herzaman favorim olarak kalacak. Zaten her iki katilinde kurbanları genelde gençler olduğundan pekte mukayese edilecek yönleri yok denilebilir. Cüsse meselesi hariç tabi. Jason Freddy'e göre oldukça kalıplı biri. Tabi zaman içinde değişsede herzaman favoridir. Freddy' e dair yeni bir film gelmiyor ki keşke gelseydi , gelecek olsa kesinlikle haberim olurdu diyorum. Jason Voorhes tarafındada durum aynı. Sadece en son Teksas Katliamı filmi izlemiştim , orada öylece kaldı. Aslına bakarsanız Teksas Katliamı'da gerçekten sağlam filmdi yahu.. Zihinsel engelli katilimiz olur olmadık herkesi katlediyordu. Ay zaten bu katillerin hepsi ya zihinsel engelli yada sapık/pedofili. Yokmu şöyle Ted Bundy kılıklı cool bir katil. Tabi katil cool olsa ne olur dimi , bendekide laf. Katil olmak baştan sona sapkınlık,sapıklık. Desteklemiyorum tabi ama film olursa tadından yenmez. Geçen gün Jeffrey Dahmer'ın hayatını anlatan bir film izleyeyim dedim. Yaklaşık iki saatimizi ailecek filme verdik sonucen hüsrana bağladık. E çünkü filmde şiddet unsuru hiç yoktu , varsada kesinlikle gösterilmiyordu. Aklıma şu Rusyadaki sapıklar geldi. Üç sapık , yoldan geleni geçeni ormana çekip sapkınca öldürüp sonra video kameraya çekiyorlardı. Jeffrey Dahmer filminin çekildiği mekan bana nedense Rus sapıkları hatırlattı. Aslında dünya biraz bilgisiz kalınması gereken biryer. Fazla öğrenince ya çıldırıyorsunuz yada imsomnia felan oluyorsunuz , benim gibi. Sapkınlıklar , çılgınlıklar vesayre derken... Hopp bir bakmışsınız uykusuz kalmışsınız deli gibi paranormal aktivite araştırır olmuşsunuz. Ha bu arada sizlere sözüm var , başımdan geçen paranormal aktiviteyi en yakın zamanda burada yazıya döküp sizlerle paylaşmak istiyorum. Bizde yalan olmaz bu bilinsin. Üç harfli filmlerinden sonra başıma gelen ürkünç olay. Hay Allah konu nerden nereye gidiyor değil mi? Evet , sonuca bağlayalım. Tarafınızı seçin Jason mı , Freddy mi? 

Ama rica ediyorum filmlerini izlememişseniz seçim yapmayın. Önce bir izlenimde bulunun ondan sonra seçim yapın. Ya hiç olmadı Youtube'da bir kaç film videosu izleyin. Ondan sonra seçiminizide yoruma serpiştirin lütfen. Bakalım hangi taraf ağır basacak merak ediyorum açıkcası. Artık yatma vaktimde geldiğine göre , uyuyabilirim. Yarın yine özgün içeriklerle devam edeceğim. Herkese iyi geceler diliyorum. Hoşçakalın..

FREDDY VS JASON?

Ziyaretçiler Filmi Hakkında Yorumum

strangers movie tumblr ile ilgili görsel sonucu
"Bunu bize neden yapıyorsunuz?"

Öncelikle baştan belirtmek isterim.. Spoiler kullanabilirim. Sonra aman efendim biz okudukta filmi izlemeden bilgi sahibi oldukta demeyin. Filmin tamamı bir evde geçmesine karşın sebepsizce kendini izlettiriyor. Zaten film boyunca maskelerini çıkarmalarını beklemekten ciğerim solmuştu. Açıkcası yönetmenin bu olayı filme eklemesinden nefret ettim. Yani koymuşsun maskeli adamları yüzlerinide gösterde bari merakımız gitsin,aydınlanalım.. Ama nerde... 

Tabi filmdeki güzel kadınımız Liv Tyler filme ayrı bir aura katmış. Söylemeden edemeyeceğim. Ama filmin tamamının belirsizlikler üzerine geçiyor olması bir yönden kötü , çünkü bazı izleyiciler filmin sonunda şu neden oldu yada bunlar nerden çıktı gibi sorular yöneltecektir. Ama ben o izleyicilere şöyle demek istiyorum. Zaten film belirsizlik üzerine çekilmiş. Piyasadaki saçmasapan filmlerden çok daha iyi kurgulanmış. E tabi belki maskeli manyak katillerimizin nereden çıktıklarını ve neden aileye bulaştıklarını bilsek fena olmazdı ama bilemedik kaldı öyle işte.

Filmin genel konusuna bakmak isterseniz; iki kişi üzerine geçiyor. Evlenmeyi isteyen bir adam , kabul etmeyen burnu havada Liv. Şaka şaka. Neyse.. Bunlar evde mutlu mesut (tam mesut olmasada) oturuyorlarken kapı çalıyor ve sarışın bir kadın "tamara buradamı" gibi birşey söylüyor. Tabi bizimkilerde durumdan habersiz olduklarından hayır yanlış oldu gibi cevaplar vererek kapıdaki kadını gönderiyorlar. Aslında bilakis gönderdiklerini sanıyorlar çünkü hatun halen etrafta kol gezmekteydi.. Neyse Liv hanımın sigarası bitince sevgilisi almak için evden dışarı çıkıyor ve Liv hanım evde yalnız kalıyor. O sırada yine kapı çalıyor gelen sevgilisi sanıyor ama gelenler katiller.. Neyse filmin tamamını anlatırsam sizin izlemenizin bir mantığı kalmayacak.
Bir kaç gün sonra Ziyaretçiler- Gece Avı filminide izleyeceğim onunlada ilgili yorumumu buraya katarım... 

Bu film için genel anlamda bir yorum yapmam gerekirse güzel film ancak bazı kafa karıştırıcı yönleri var. Onları yukarıda bahsettim. Tüm soruların açıklandığı bir son beklemiştim ancak olmadı. O sebepten sonunu sevemedim. Ama filmin ekrana bağlayışı gerek oyunculuklar gerek sahneler iyiydi. Liv hanımın çığlığından yanımda uyuyan sevgilim uyandı o ayrı tabi ama.. Filme puanım 10 üzerinden 7. Boş vakitlerde izlenebilir bir film. Kısacası çöp değil. İzleyin.

2018'de Vizyona girecek İzlenmesi Gereken 10 Korku Filmi

DehÅŸetin Yüzü (2018) afiÅŸi DEHŞETİN YÜZÜ ( THE NUN ) 21 EYLÜL 2018

Herşeyden önce sevgili Annabelle'den , Korku Seansından herşeyden önce. The Nun'u bilen bilir , acayip korkutucudur. Zaten oyuncusu olan Bonnie Aarons hanımefendi bu rolle et kemik gibi birleşmiş. Açıkcası filmden beklentim son derece yüksek zaten James Wan filmlerini oldum olası çok sevmişimdir. 21 Eylül 2018'de sinema salonlarında olacak filmimiz. Çıktığı ilk gün büyük ihtimalle bende giderim. Zaten The Nun'un çıkarılacağını aylar önceden duyurmuştu yapımcılarımız.. Ama keşke ruhlar bölgesinide devam ettirseler. Çünkü izle izle doyulmayan bir seriydi. The Nun'u bekliyor olacağım , heyecanla..

Ä°lk Arınma Gecesi (2018) afiÅŸi İLK ARINMA GECESİ (THE FİRST PURGE) 20 TEMMUZ 2018

Bilen bilir Arınma Gecesi filmlerinin çoğunda inanılmaz güzel maskeler ve kıyafetler kullanılıyor. Sırf burdaki güzel maskeleri görebileyim diye bile bu filmi izlerim. Olaylardan çok çok öncesine gidiyoruz anladığım kadarıyla.. Yani ilk arınma gecesine. Ki benim bu arınma olayına ısınmam da epey ilginç oldu. Yani şu açıdan aslında , klasik korku filmi senaryolarından bir tık daha üstte ve realitesi oldukça yüksek. Yani düşünsenize Amerika'da böyle bir olay çıkarıyorlar , bence kabul görülürdü , halk tarafından. Herşeyden önce bu filmde siyahileri oynatmışlar daha yoğun olarak. Bana göre iyi birşey , beyaz görmekten sıkıldık(hehe) Filme gitmeyi düşünüyorum. Konu olarak ilgimi çekiyor çünkü diğer filmleri izledim. İnsan merak ediyor , acaba ilk nasıl başlamış diye. Bekliyoruz efendim bekliyoruz..

SİCCİN 5 17 AĞUSTOS 2018
Filme ait bir afiş bulamamamdan ötürü afişsiz devam ediyorum. Siccin serilerini oldum olası hep sevmiş ve izlemişimdir. Ancak kadro kemik kadro kaldığını düşünüyorum. Yani hep aynı oyuncular kullanılıyor , Adnan Koç vs vs.. Filmin konusu ve detaylarıyla ilgili henüz bir açıklama yapılmamış. Bu sebepten bende net bir yargıya varamadım film açısından. Ancak tabiki gider ve tabiki izlerim. Alper Mestçi nede olsa. Her zaman favori türk korku filmi yapımcımdır. 

Venom: Zehirli Öfke (2018) afiÅŸi VENOM-ZEHİRLİ ÖFKE (VENOM) 5 EKİM 2018

Bu filmi nedense korkutucu bulduğumdan listeye ekledim. Güzel filme benziyor denenmeli diye düşünüyorum. Başrol oyuncusu Tom Hardy imiş. Tom Hardy gerçekten iyi oyuncu. Mad Max'taki perfonmasına hayranımdır. Öte yandan Woody Harrelson'da filme eşlik ediyor. Kendisi Zombieland filminde harika bir perfonmans sergilemişti. Venom Spiderman'in kötü kişiliği değilmiydi? Kötü versiyonu işte. Merak uyandırıcı fazlasıyla , gidilip izlenilip denenmelidir diyorum bence.

Slender Man (2018) afiÅŸi SLENDERMAN 12 EKİM 2018

Sevgili Slendermancığım.. Sebepsiz yere senden çok korkarım. Oyunlarını az oynamadım. Fazlasıyla çaresiz hissettiğim dakikalardı. Slenderman gerçeğe dayalı bir kişi olmasada çoğu yerden bu kişiyle alakalı bilimum hikaye gördüm. Ne kadar doğru ne kadar yanlış bilemem ama film Amerika'da daha çok beğenilecektir diye tahmin ediyorum. Zaten onların ülkesinden çıkma bir hayali karakter olduğu için muhtemel CreepyPastacılar sinemalara akın edecektir. Ama tabi önyargılı gelmeyelim. Film bence denenebilir. Oyuncu kadrosunda pek tanıdık göremesemde korkutucu yönleri olabileceği kanısındayım. Oyunları bu denli korkutucu olan bir karakterin eminim filmide iyi olacaktır. Ama tabi Slenderman'i nasıl resmedeceklerini çok merak ettim. Heyecanla bekliyoruz..

Cadılar Bayramı (2018) afiÅŸi CADILAR BAYRAMI (HALLOWEEN) 19 EKİM 2018

Slasher filmi olurda listeye koymadan edermiyim? Cadılar Bayramı filmlerinden hiçbir seriyi izlemememe rağmen denemekten zarar çıkmaz diyorum. Sonuçta tabu haline getirilmiş bir karakter var ortada. Micheal Myers. Ben daha çok Jason Voorhes ve Freddy Krueger taraflarındayım ama tabi filmin güzel olma ihtimali yüksek. Yönetmen John Carpenter'sa film denenmelidir der geçerim. 

Korkuluk (2017) afiÅŸi KORKULUK (SCARECROWS) 2O TEMMUZ 2018

Ne kadar ne üdüğü belirsiz bir film gibi görünsede biraz da Jeepers Creepers çakması gibi olsada denenebilir bir film. Pek bir yorum katamayacağım çünkü hoşuma gitmeyecek tarzda bir film ama tabi kayda değer bir yapısı vardır gibi hissediyorum..

Kabir Azabı (2018) afiÅŸi KABİR AZABI  27 TEMMUZ 2018

Değişik bir film demeliyim önce. Türk yapımı olması çoğu kişiyi filmden uzaklaştırmaya yeterli bir gerekçe ama denenmeli diyorum başka birşey demiyorum. Türk sinemasına destek olun kardeşim! Tamam sürekli inli cinli film çekiyor olabiliriz ama bizim ülkedede bu gidiyor biliyorsunuz..Kabir Azabı filmi diğer cinli filmlere nazaran daha normal bir senaryoya sahipmiş gibi geldi. Yani Cin yok gibi. Biraz daha farklı. Denenmeli.

Housewife (2017) afiÅŸi HOUSEWİFE 10 AĞUSTOS 2018

Baskın filminin yönetmeni Can Evrenol tarafından yapılmış film. Denenebilir diyebilirim ancak ben Can Evrenol filmlerine pek ısınamadım. Yabancı adla çekilmiş bir film ancak yönetmen türk. Aslında değişik bir tarz diyebilirim. Deneyebilirsiniz.

Revelator (2017) afiÅŸi REVELATOR 24 AĞUSTOS 2018

Konusu hakkında hiçbir fikre sahip olmadığım bir film. Ama tabi bilgi sahibi olmadığınız bir filmi izlemek bazen ilgi çekici olabilir. Eski zamanlarda geçen bir filme benziyor denemeyi planlıyorum film aslında 2017 yapımıymış ancak 2018'de sinemada vizyona giriyormuş. İnternetten izleyip bir deneyeyim beğenirsem sinemadada giderim.. :)

Bu kadar bir liste çıkardım. Aslında başka filmler vardı ama tabiki hepsi korku filminden ibaret değildi. Beni bilirsiniz korku filmi hastasıyımdır. 
Bu listedeki çoğu film iyi görünüyor. Deneyip göreceğiz. 
ESEN KALIN.

En Sessiz , Sessiz Film: A Quiet Place

a quiet place ile ilgili görsel sonucu


"Sessiz ol , yoksa ölürsün"

Genelde über ütopik filmleri izlemeyi çokda sevmeyen biri olarak bu filmi yeni bilgisayarımla ilk kez dün izledim.. Aslında filmin yapısını genel olarak aşırı sakin ve boş geçsede konunun tam yerinde ve harika işlendiğini düşünüyorum. Çünkü film sessiz kalınması ve etrafta yaratılabilecek en ufak bir çıtırtının bile yaratabileceği belaları bol bol gösteriyor. Yazım biraz SPOİLER içerebilir. Evvela filmi izlemediyseniz uzaklaşın bu yazıdan...

Filmin ilk sahneleri başladığında "halla halla neden ses gelmiyor acaba bu bilgisayarın ses çıkışındamı bir sorun var?" demiştim..Çünkü film gerçekten inanılmaz sessiz. Başlagınçta 3 çocuklu olan aile sonradan bir ferdi yitiriyor ve yollarına 2 çocukla devam ediyorlar.Açıkcası küçük çocuğun ölüm sebebi tamamiyle kendi yaramazlığından oluveriyor. Allah allah evladım? O uçağa pil koyma diye tembihlemedimi sana babişkon? Daha sonra minnak kahramanımız pilleri uçağa geçirerekten kendi sonuna zemin hazırlıyor.Çünkü burda bahsi geçen yaratıklar ufacık bir çıtırtıyı bile duyabilecek kadar gelişmiş yaratıklar.Yaratıklarımız sesleri oldukça iyi işitirken görüntüleri asla görmemektedirler.Buda hayatta kalmak için avantaj sağlamaktadır ancak bir yönden de karakterlerimizi bokluğa sürüklemektedir. Çünkü her ne kadar görmeseler bile seslere daha hassas olmaları karakterlerimizin ayakkabısız gezmelerine sebebiyet vermiştir. 

Filmdeki en saçma bulduğum nokta bebeğini kaybeden annenin bir daha neden hamile kalma isteği oluşmuştur? Son kalan ırkı devam ettirelim diye mi yoksa çocuklar birbirine sahip çıksın diyemi? Hadi hamilesin hiç mi düşünmüyosun bu bebek karnımdan çıkacak bir gün..Zıır zıır ağlayacak bu.. Zaten öylede oluyor.Hanımefendimiz banyoda kan revan içinde doğum yaptıktan hemen sonra , bebişimiz bir opera sanatçısı misali bağırmaya ve çığırmaya başlıyor. Tüm bunlar yetmezmişcesine pisi pisine ölen bir baba ve yalnız kalan aile üyeleri. Aslında olayın kilit noktası kızımızın başının altından çıkıyor. Yaratıkların işitme cihazındaki sinyallere hassas olduğunu ortaya çıkarıyor. Annişko pompalıyı hazırlıyor ve Güüm! Filmde böyle küt diye bitiyor. Ne baba öldü diye bir ahıt yakılıyor nede yaratıkların nereden geldiği nereden çıktığı.. Film genel anlamda iyi ancak aşırı sessizlik hassas bünyelerde acaba gerçek hayatta damı ses yapmamam gerek dedirtiyor.. Ancak izleyin keyif aldırıyor bir noktadan sonra. Sessizliğe alışıyor ve keyif almaya başlıyorsunuz... 


Dosya:Dyatlov Geçidi Vakasına Şahsi Görüşüm

dyatlov geçidi ile ilgili görsel sonucu

Merhaba. Uzunca süredir bu konuyla ilgili araştırma yaptım tabiki çok somut kanıtlarım yok. Kimsenin olmamış ancak konuyla ilgili kendi şahsi yorumlarımı sizlerle paylaşmak istedim. Açıkcası olayla ilgili benimde bir teorim var. Bir kaç kaynaktan bilgi öğrendim bunlarla harmanlamak istiyorum düşüncelerimi. Öncelikle 9 arkadaş kamp ve kayak yapmak amacıyla Ural dağlarına çıkıyorlar.Ulaşmak istedikleri yere fırtına dolayısıyla ulaşamamışlar ve o bölgeden daha farklı bir yere kamp kurmuşlar. Sonra herne olduysa hepsi ölmüş , tabiki hepsi ayrı yerlerde bulunmuş ,cesetlerin fotoğraflarına bakarken dikkatimi çeken bir detay oldu. Bazı kaynaklarda bu durumu uzaylıların yapmış olduğu söyleniyor , aslında bende bu görüşe birnevi katılıyorum. Ancak işin içerisinde daha farklı birşey olduğunu hissettim nedense. Yani uzaylı da olabilir ancak bu doğaüstü birşeyde olabilir. Yani tamam hangimiz uzaylı görsek kaçarız elbette ama , cesetlerin gözlerinde kalan korku asla yokolmamış. Bunu farkettim ve zaten resimleride burada paylaşacağım. Ben doğaüstü olaylar konusunda araştırma yapmayı her zaman sevmiş biriyimdir , tabi kimileri böyle şeylerle çok uğraşma başına gelir der ancak insan başına gelmeden akıllanmazmış.. Neyse konumuza dönelim. 9 arkadaş dağa çıkıyorlar , ki bu dokuz kişi profesyoneller.. Öyle ormanlık dağlık alanda ölüp gidecek kadar deneyimsiz değiller. Bu işin ehli insanlar belliki.. 2 kadın 7 erkek olmak üzere yola çıkmışlar. Bir arkadaşları hasta olduğundan gelmekten vazgeçmiş. Yani aslında 9 kişilermiş.

Benim şahsi görüşüm , o gece her ne olmuş bilemeyiz ama varsayımlar üzerine konuşacak olursam orada gördükleri şey ödlerini kopartacak kadar korkunçmuş. Hatta çadırlarını bırakıp ormanın farklı biryerinde ateş yakmışlar. Ancak bu detay uzaylı ihtimalini biraz çürütüyor. Uzaylı dediğin görülebilir somut bir varlıktır. Onu görürsün ve ödün kopar sonra biryerde durup ateş yakamazsın , gelir seni yakalar diye çekinirsin. Bence kayakçıların korktuğu varlık doğaüstü bir varlıktı. Muhtemelen onu gördüler ve çadırlarını terkedip ormana dağılmayı tercih ettiler. Ancak sonra muhtemelen , herşeylerini çadırda bıraktıkları için oraya geri dönmeleri gerekti , ki dönenlerde ölmüş.. Türklerin tabiriyle (cin çarpması) diye bir durum vardır. Ben resimde bunu gördüm. Tabi hristiyan dininde böyle bir terim varmıdır bilmiyorum ama , onlarda şeytani varlıklara inandıklarına göre.. Hatta Ural dağlarıyla ilgili eskiye dayanan bir olay okumuştum. O dağlarda cadılıkla ilgilenen insanların olduğunu.. Cadılık ve şeytani varlıklar birbirine çok uzak terimler değil.. Ve polislerin dediğine göre de çadırlar içeriden yırtılıp açılmış , dışarıdan değil. Şimdi adamların çadırları kapalıyken etrafı göremiyorlarken ne olduda çadırı yırtıp çadırdan kaçtılar.. Hemde iç çamaşırlı halde.. Çadırı içeriden yırtıp kaçıracak her ne gördülerse bilmiyorum ama doğaüstü varlık olduğuna yüzdedoksan eminim..Ayrıca kayakçıların kendilerini savunmaya dair hiçbirşey yapmamalarıda dikkat çeken bir detay. Hani insan ne bileyim sopa bulur , odun bulur taş bulur.. Hiçbirşey bulmaya çalışmadan kendilerini savunmaya çalışmadan kaçmışlar. Çünkü görmediğimiz birşeye karşı kendimizi savunamayız.. Yada şöyle diyeyim bir an görüp bir an göremediğiniz birşeye karşı kendinizi savunamazsınız. Üç harflilere inanıyorsanız dediğim tezide çürütmeye çalışmayacaksınızdır. Dünyada birsürü yaşam varken neden üç harflilere , uzaylılara inanmayanlar var anlayamıyorum.. Neyse ceset fotoğrafını iliştiriyorum bakın..

dyatlov geçidi ile ilgili görsel sonucu

Kaskatı bir biçimde kalmış , ve cesetlerin çoğunun elleri havada kalmış.. Sanki kendini son kez korumaya çalışıyor gibiymiş. Bu yüz ifadesini ve kol hareketini tüm cesetlerde gördüm. Sanki hepsi birbirinin kopyası gibi.. Son çare kendini savunmaya çalışmışlar.. Gerçekten hayret verici ve inanılmaz dehşet verici bir durum. Ürpertici olduğu kadar korkutucuda olduğunu düşünüyorum. Hiportemi'den dolayı ölmüşler. Hadi diyeceğim hipotermiden öldü adamlar , neden ateş söndü , neden ısınamadılar? Çünkü bence birşey kovalıyordu. Rahatsız ediyordu. Ve sonunda onları öldürdü.

dyatlov geçidi ile ilgili görsel sonucu

Ve evet bakınız ikinci fotoğraf. Bu farklı biri. Ama eller yine aynı şekilde. Ani bir ölüm yaşamış gibi göründü gözüme nedense. Ani ve şok edici. Bu konuyla ilgili derin bir araştırma yapıyorum , daha farklı detaylar yakalarsam paylaşmaya devam edeceğim.. Dosyanın ikincisi gelecek. 

Siccin 5 fragmanı ve afişi geldi!

siccin 5 ile ilgili görsel sonucu

Alper Mestçi ve efsanevi film serisi Siccin yeni filmiyle geri dönüyor anlaşılan. Beni bilen bilir , Alper Mestçi'nin hiçbir filmini kaçırmadan mutlaka izlerim. Sinemada izlerim çünkü evde izlediğimde korkmuyorum , gerilmiyorum. Film 17 Ağustos'da vizyona girecek. Henüz zaman var ancak ben beklemekten sıkıldım diyebilirim. Çünkü Siccin serisinin benim için her zaman farklı bir anlam ve önemi var. Oldum olası cin filmlerine ilgiliyim , bu ayrı bir mesele. Ancak filmdeki makyajlar hikayeler beni çok memnun ediyor. Hasan Karacadağ filmlerinede çok aşina biriyim ancak Hasan beyin yaptığı filmler nedense oradan oraya dağılan konulara sahip. Birde filmleri aşırı uzun geliyor ki bu benim uykumu getiriyor nedense. Ancak Alper Mestçi filmleri böyle değil , merak uyandırıcı korkutucu ve heyecanlı. Filmimizin başrolünde yine Merve Ateş var. Merve Ateş gerçekten çok başarılı bir oyuncu. 13 yaşında olmasına rağmen gerçekten çok başarılı ve rolünün hakkını veriyor. Bayılıyorum bu kıza yahu! Neyse filmin konusunu öğrenmek isteyenler için konusunu aşağıya iliştiriyorum...

Siccin 5, yıllar önce yapılan ayin sonrası hayatları kabusa dönen ailenin hikayesini anlatıyor. Hale, ailesiyle birlikte Nevşehir'deki tarihi bir evde yaşayan 12 yaşındaki genç bir kızdır. Değişik görünümü ve tuhaf davranışları sebebiyle insanlarla pek iletişim kuramayan Hale, yaşadığı eski ve ürkütücü evi de annesi, akli dengesi bozulmakta olan babaannesi ve halası Azra'yla paylaşmaktadır. Hale'nin babası daha o doğmadan ortadan kaybolmuş ve ondan bir daha hiç haber alınamamıştır. Ancak Hale'nin bir gece gördüğü korkunç kabus tüm dengeleri değiştirecektir. Hale rüyasında, hiç görmediği babasının onu eski ve tekinsiz bir eve çağırdığını görür. Babasının bahsettiği ev ise Hale'nin dedesinin Karain Köyü'ndeki eski evidir. Bu ev yıllar önce yasak bir ayinin gerçekleştirildiği yerdir. Bu kabustan sonra Hale ürkütücü bir şekilde değişmeye başlar. Genç kızın karakterindeki değişimler bütün ev halkı için korkutucu bir hal almaktadır. Acak genç kızın bu değişiminden en çok zarar görenler ise Azra ve Azra'nın erkek arkadaşı Selim olacaktır... Siccin filminin beşinci devam halkası olan yapımın yönetmenliğini bir kez daha Alper Mestçi üstleniyor. Filmin oyuncu kadrosunda ise Rüya Önal, Merve Ateş, Özgür Hacıer, Ece Koroğlu, Ece Edibe Baykal, Pınar Gülkapan gibi isimler yer alıyor.

Konu ve oyuncu kadrosu hakkında yukarıdaki makaleyi okuduysanız bilgi sahibi olmuşsunuz demektir. Şahsi yorumlarıma geçecek olursak filmi henüz izlemediğimden dolayı çok net bir olguda bulunamıyorum. Ama tahmin etmem gerekirse film bence harika olacak. Korku dozu ve jumpscare sahneleri bu filmde dahada bol kullanılıyor gibi görünüyor. Fragmanıda iliştireceğim ondanda nasiplenin sevgili takipçilerim ve okuyucularım. Fragman beni gerçekten gerdi. Bu sefer Gerilim/Korku dozunda bir film izleyeceğiz gibi görünüyor. Ancak bana tek saçma gelen şey Merve Ateş'in saçlarının o absürt sarı renk olması. Neden Sarı? Başka renk yokmuydu yada kızın saçlarını doğal halinde bıraksanız olmazmıydı? Acaba Albino hastası gibimi göstermeye çalıştılar? Belki öylede olabilir çünkü kendisi bu saçlarla tıpkı Albino hastasına benzemiş. Yakıştıramadım ancak tabi film bu.. Konu hikaye olaylar tamamen kusursuz görünüyor. Bakalım gidip göreceğiz. Heyecan dorukta. Fragmanı iliştiriyorum. Haydi izleyinde sizde biraz gerilip korkun.. 

Sayfamız Hayırlı Olsun..

horror tumblr ile ilgili görsel sonucu

Selam. Fazla uzatmadan konuya girmek isterim. Adım Selin , buranın sahibiyim. Bu korku konularına hakim bayan arkadaşlar var ise admin yada yazar alımı yapmaktayım. Blogumun kendine özgü olması ilk kurallarımdan biri. Yani alıntı veyahut kopyala-yapıştır sayfalarından olmak istemiyorum. Muhtemelen her paylaştığım bana ait yazılar olacaktır. Konuya gelince konumuz "korku". Korku üzerine bir blog vardı bir aralar halen faaliyette ve en iyi sitelerden biri. Kendine ait yazılar ve toplistleriyle göz doldurmayı fazlasıyla başarıyor. Bende yan olarak ne kadar onlara ulaşamayacak olsamda elimden geldiğince korku blogu yönetmek istiyorum. Korku filmleri , korkunç olaylara teorik yaklaşım vs. Bu sayfalarda bunları bol bol göreceksiniz. Ayrıca siteye reklam alıyorum ücret karşılığı olarak (adsense). Hemen olmasada zamanla sahip olacağım. 

Korku sevenler için bir sayfa açmak istedim ve şimdi evet buradayız. Konu paylaşımları yapmayı planlıyorum ancak sağlıklı ve verimli yazılar olması amacı ile bunu düşünerek yapmayı yeğliyorum. Sizde fikirlerinizi bu konu altında yorum atarak paylaşabilirsiniz herzaman.